Dün akşam Süha'da ben de eve normal vaktinde gelecektik, hafta sonu o kadar çok kışusturmaca ve üstüste program olunca Migros alışverişini bile yapamayınca Süha'dan Doruk'u alıp Migros'a gitmelerini istedim. Ben de ona doğumgününde birbirinin aynı gelen oyuncaklardan birini değiştirmeye gittim. Benim işim hızlıca bitince Doruk ve Süha'ya katıldım. Neyse alışverişimiz hiçbir kriz yaşanmadan geçti. Eve geldik, masaya oturduk. Doruk pek yemedi, hem de kurufasulye-pilav olmasına rağmen :( Neyse artık buna alıştım, olay bu değil.
Bizimki 'köpekbalığı seyredecegim' diye tutturdu, daha önce Nemo'yu seyrettiği gece uykudan korkarak uyandığından en azından korkutucu ögeler yok diye Winnie serisinden bir CD koyduk. Onlar baba-oğul seyretmeye başladı, ben mutfağı toparlarken, daha sonra ben de katıldım yanlarına. Bu yavru tam balık bu arada adı Roo idi galiba kucuk kanguru arkadaşlarından ayrı düşüp yanlnız kalınca bizimkinin gözleri buğulandı, Doruk'u arkadaşlarının döneceğine ikna edene kadar, arkadaşları döndü neyse ki. Kendi arkadaşlarına bu ihtimamı gösteriyor olsa anlayacağım da...
Daha sonra biraz oyun, oydu buydu derken bizimkinin uyku saati olan 21 geldi çattı. Doruk yaklaşık 6. aydan beri yatağına konulur babası tarafından ve kendi kendine uyur.Son birkaç haftadır bunu biraz değiştirdi, önce babasıyla 'Annenin yatagında' 3-5 dk beraber uzanıyorlar, ondan sonra yatağına konuluyor beyfendi. Dün akşam eşime dedim ki, bu akşam farklı bir yöntem deneyeceğim. Cemile serisinden 'Uyumak İstemiyorum' kitabını aldım, yatağıma Doruk'la beraber uzandık, kitabı okudum, pandamız da yanımızda. Işığı kapattım, 'tekrar oku' dedi, bir daha okudum, yine kapadım ışığı, 'hadi yatağına gidelim' dedim. Yatağına koydum, Süha'yla birikmiş dizilerimizi seyredeceğiz hevesiyel CD'yi taktim. 3-5 dk sonra önce bir fırlatma sesi (suluk yataktan atılmış), arkasından bağırarak 'Pandayı da istemiyorum' ve çığlıklar. Süha'ya yine eski rutini uygulayalım dedim, gitti, ama yok, uyumuyor. 'Sürekli uyumak istemiyorum, oyun oynamak istiyorum' ama bir yandan da nasıl boncuk boncuk ağlıyor. 10-15-20 dk neler yapıyoruz ıhh ıhh. Saat 22:30 oldu bu arada, en sonunda öyle böyle giydirdim (tabii bir de giyinmeyecegim diye agladı), battaniyesini kaptım, hepimiz pijamalarla arabaya bindik, ve Doruk arabada 3. dakikada uyudu. Daha fazla uzatıp onun hırpalanmasını istemedim, Süha biraz söylendi, benim zaten sinirler laçka, ben de söylendim...
Dün akşamımız böyle geçti... Bakalım bu akşam aynısı tekrarlanacak mı! Ama Winnie serisini seyretmek yok, Cemile'nin 'Uyumak istemiyorum'unu okumak yok bir süreliğine.
3 Mart 2009 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Neslihancığım bizde de bu kitapta annenin uyumak istemeyen çocuğa açıklaması acayip iyi geldi. Peşisıra birşeyler gelse de ikna ediyor. Ne kadar fark ediyor çocuğa göre ):
YanıtlaSilAnlamadım ben de, kitapta Cemile annesi odadan çıktıktan sonra yataktan çıkıp sonra yerde oyuncaklarıyla oynarken uyuyakalıyordu ya, acaba dedim Doruk'ta mı oynarken uyumak istedi ?!?!
YanıtlaSilAnlamadım gitti, ama bu akşamki planımız, Doruk'u eve girdiğimiz dakikadan yatma saatine yarım saat kalana kadar ev içinde koşturmak :)
Dün akşam yemek yemedi diye kuru üzüm ve kayısı vermiştik, belki de enerji fazlası oldu çocukta.
Dur bakalım Süha'yla bu akşam için çok hain planlarımız var Doruk üstünde uygulama için :)
Valla neslihan o kuru kayısının dopingi bizde de hissedilir derecede sakın çokça da yiyiyorsa verme ne diyeyim. Ben de ara öğünlerde verir olmuştum fakat damak tadları gelişti gelişeli dur durak bilmiyorlar sonra da evde vııınnnnnn ceviz badem daha iyi valla. Kuru kayısıyı komposto yapsın evdeki teyze. O türlü daha az yiyiyorlar. Malum sonrası bolca su, bağırsaklar da inanılmaz çalışıyor ne popoları duruyor ne ayakları :)
YanıtlaSilKitap konusunda da bence de aynısını uygulamak istemiş olabilir. Düşünüyorum da bizde parktayı bire bir uyguladı Ataberk. Fakat uyku konusunda kitabı okumayıp, sadece uyumazsa bir sonraki gün nasıl uyanır, nasıl geçer, ilgili metninden alıntılar yapmıştım. Bir de pandası ile konuşmayı dene bizde fi ile konuşmam da işe yarıyor.
YanıtlaSilEnerji vericileri de kes diyorsun yani :)
YanıtlaSilOyyy oyy oyyy :) Kıyamam yahu, ben hala ceviz-fındık-cikolata falan da vermiyorum, çocuğun hayatta tek zevki kuru üzüm ve kayısı ama :)
Dün bala başladık, akşamki kriz sırasında bir de bal için ağladı, korkumdan veremedim. Dün sabah 1 kaşık demişti doktor, 3 kaşık yemiş, gün boyu da gidip gelip 'Emine bal ver, birazcık daha' diye isteyip durmuş yahu :) Bir de böyle kafasını yana büküp eliyle minicik işareti yapıp bir isteyişi var, tam yemelik oluyor o anda :)
bi de bu uyku komasının bizim evde benim her geceki çabalamalarıma karşın tekrar tekrar yaşandığını düşün neslihan...oyy oyyy sinir minir değil tümbeyin laçka ...
YanıtlaSilÇok zor her gece yaşamak, ben yine şükredeyim, ayda yılda bir defa yapıyor boyle olayları neyse ki.
YanıtlaSilBiz de TV, DVD seyrettirmiyoruz, yavaş yavaş DVD'lere başlayalım kısa kısa diye konuşmuştuk. Daha doğrusu hastayken biraz sakin otursun, 2 yaşını da geçti diye biraz başlattık. Ablası da artık serbest gibi algılamış, dün Nemo'yu izlemişler birlikte. Hepsini bir seferde değil ama parça parça. Gece alışılmadık şekilde çok uyandı, hatta babası ayaktaydı, bir ara yanıma getirdi biraz, acaba Nemo yüzünden mi uyandı.
YanıtlaSilSevgiler,
Damla
Doruk'da Nemo'yu seyrettigi gece uykusundan aglayarak uyanmisti, o yasta cocuklar icin pek uygun degil sanirim. Hala seyretmek ister, Nemo, kopekbaligi istiyorum diye, ama ben bir sekilde unutturup acmiyorum artik Nemo'yu, Baby TV ve Baby First daha uygun geiyor bana simdilik.
YanıtlaSilBen de TV'ye karsiyim, gunde yarim saat hastaliklarda falan max. 1 saat seyrediyor, ama TV'den de bir suru seyi ogrendi aslinda. Tabii yaninda ya ben ya babasi hep oturup surekli konusuyoruz, yani TV sayesinde bizim destegimizle ogrendi desem daha dogru olacak sanirim :9