8 Haziran 2009 Pazartesi

Arıza ustune arıza

Hafta sonu sevgili oglum Doruk canıma okudu. Bu Trouble 2 olayi ciddi bunaltiyor artik :(
Cumartesi gunu calisinca gunduz babasiyla Mini Fest'e gitti. Her sey yolundaymis, aksam golete indik, biraz yemek yesin diye Bella Vista'da pizza yedik, nispeten iyiydi.
Pazar gunu ise bir kabus oldu. Ozlem onlara davet etmisti, bahcede cocuklar oynayacak, biz de keyifle sohbet edip, kahvalti edecektik ?!?!?

Bir aksam onceden sinyali verdi gerci bizimki, farketmeliydim, o anda Ataberk'le arasinda olacaklari :) Aksamdan 'yarin Azra ve Ataberk'e gidecegiz' dedigimde ilk soyledigi 'ama motora ben binecegim' oldu. Ozlem'lerden adımımızı attıgımız anda basladi bizimki, Ataberk neye elini uzatsa, bizimki, elinden almaya calisti. Sabah cok gec uyanmisti, bu yuzden oturabiliriz diye dusunmustum, ama bizimkinin icindeki saat 13 itibariyle onu tam bir canavara dondurdu. En son noktada Ataberk'in oynadigi, Azra'nin pusetine 'Bu benim' diye atlayan Doruk, oyuncak puseti de kirdi :( . Suha, Doruk'u kaptıgı gibi fırladı, dogru duzgun vedalasamadik bile :(

Ozlem'cim cok ozur diliyorum, bu cocuk ne oldu, boyle oldu ben de anlamadim, icine seytan mi girdi nedir ?!?!?

Gececek herhalde, ama ne zaman. Donus yolunda birazcik uyudu, ama ardindan uyandi ve yine canavarliga devam. Bezini cikartti ve kesinlikle baglatmadi en sonunda tatil icin aldigim Huggies bezi, uzerindeki Nemo hurmetine takmayi kabul etti, ve arkasindan deniz diye tutturunca, mecbur havuza indik. Orada 2-3-5-10 esliginde kendini havuza atip durduktan sonra sakinlesti nihayet. Tabi bu arada saat 16 ve Doruk daha bir sey yememisti, neyse havuz basinda biraz kofte yedi, neyseki inerken yanima almisim.

Bir hafta sonu daha boyle gecti, hafta sonlarindan korkar oldum artik :)

5 yorum:

  1. Neslihancım biz de hala yaşıyoruz böyle şeyleri ...Ben de geçecek diye bekliyorum,müdahele etmemeye çalışıyorum ama bazen tabi ki çok bunalıyorum.Eşim de aynı şekilde.Öncesine göre biraz daha paylaşım duyguları arttı,anne bak beraber oynuyoruz vs diyor.Fakat yine de hep benim benim ağlamalar tutturmalar karşısındaki çocuğu başka malzemelerle kandırmacalar!!!Grup olarak bir araya gelindiğinde az oyuncak veya hiç oyuncakla bunu çözebiliyoruz genelde.Ama maalesef iki satır sohbet özlenir oldu:)
    Ne yapalım bekliyoruz, çok çabuk büyüyorlar zaten işe bir de bu yanından bakalım:))
    Öpüyorum Dorukcuğu...

    YanıtlaSil
  2. Neslihancım üzülme dicem ama elde değil, bizimde haftasonu hem cumartesi akşamına hemde pazar sabahına kahvaltıya misafirimiz vardı, gelenlerin geneli Oğuzhan'ın dengi çocuklu aileler,oğlum oynayacak mutlu olucak dedim ama hiçte öyle olmadı, kendi oyuncaklarına sahip çıkamadı,yüzüne bakmadığı şeyler kıymete bindi,anne beni itti,arabamı vermiyor vs. şikayetler ve çocukların arasını yapmaya çalışırken arada kalan ebeveynler,Oğuzhan'a yapılan açıklamalar.Sonuç oğlum mutsuz :(
    Ama dün akşam 4 yetişkin 0 çocuk misafir ağırladık,tüm ilgi Oğuzhan'ın üzerinde.Sonuç oğlum çok mutlu.Gitmeyin diye tutturdu.Büyüdükçe daha zormuş, söyleyenlerin hakkı var yani.Hepimize kolaylıklar diliyorumm..
    Sema&Oğuzhan

    YanıtlaSil
  3. Ah arkadaşım ya ne kusuru. Biz biraz da eski şaşalı günlerimizi özlüyoruz da ondan böyle triplerine bozuluyoruz. Bunlak ağlak, huysuz bebeler olsa büyük ihtimalle şükrederdik bu hallerine :) 3 keçi 1 prenses :) bir araya gelirse ancak böyle birşey olur :)
    Kaş göz oysalar da onların birbirine ne çok şey kattıklarını izole ortamda büyümüş bebekleri yakından gözlemleyince daha iyi anlıyorum. Kırılan oyuncak ise biz de her gün birşey parçalanıyor. O parça bile oyuncak oluyor. Sorun yok yani :)
    Bak ben doping için mahallenin en mutlu yumurcağını okumaya başladım tekrar :)
    Öptüm

    YanıtlaSil
  4. neslihancım bunlar hiç yabancı değil bana da...4.5 yaşındayız hala daha devam ediyor zaman zaman...özellikle eş yaştakilerle uyumlu oynarken kendinden küçüklerle ne hikmetse hiçbirşeyini paylaşmak istemiyor...sanki hala 2 yaşındaki o bunalımlı günleri hatırlıyor ve çocukları kafasında ona göre sınıflıyor...ama yine de duruma uyum sağlamayı zamanla öğreniyor...sende biliyorsun ki bu bir süreç...ve bu süreç zorlamayla çözülmüyor...en doğru çözüm (bence) bulunduğu ortamdan uzaklaştırmak...iyi bir olumsuz pekiştireç görevi yapabiliyor...zamanla durumu içselleştirmeye başladığında kafasında herşey yerli yerine oturuyor...karşılıklı oyun oynama hatrına tüm oyuncaklarını arkadaşlarına sunmaya başlıyor...çünkü biliyorki en keyifli oynanan oyun arkadaşla oluyor....sizi seviyorum canım...
    NOT:bu ara iyi takip edemiyorum sizi nolur kusuruma bakma...
    sevgiler.......

    YanıtlaSil
  5. Desenize herkeste aynı dert :)
    Valla o bacak kadar boyuyla nasıl o yaptıklarının hepsini yapabiliyor sasıyorum.
    Sınırları deneyecek derlerdi de tam olarak ne oldugunu anlayamazdım, simdi gayet iyi anlıyorum :)

    Çigdemcim, ne kusuru, sen derslerine calıs, su imtihanları ver ondan sonra yoklama isterim senden her gun :)

    YanıtlaSil